Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde Çalışmak/İki

                                                                                                                                                      bismillah

Merhabalar,

Uzun zaman önce Özel Eğitimde Çalışmak yazımda sizlere öğretmenliğe başladığımdan ve daha sonra konuyu detaylıca anlatacağımdan bahsetmiştim. Serinin ikinci yazısıyla karşınızdayım. Sonunda. Geç olması hiç olmamasından iyidir değil mi? 

Konumuz Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezinde çalışmak. Dürüst olmak gerekirse çalışmaya başlamadan önce bu merkezlerde neler yapıldığından ya da bu tür kurumların işleyişinden bihaberdim. Deneyimlediğim ve gözlemlediğim kadarıyla merak edenler için bu kurumlarda nasıl bir eğitim veriliyor, ne tür bir sistem var birazcık bunlardan bahsedeceğim.


Çiçek fotoğrafı

Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine çok çeşitli engellere, sendromlara vb. sahip bireyler geliyor. Bireyler diyorum çünkü yalnızca çocuklar değil gençler ve hatta daha büyük bireyler de bu kurumlarda eğitim görebiliyor. Mesela kırklı yaşlarında bir öğrencim vardı, bu duruma alışmak ve amcam yaşındaki insana ismiyle hitap etmek kolay olmadı takdir edersiniz ki. İşin çok ilginç bir yanı da şu ki; bir zaman  sonra öğrencilerin hepsi çocuğuz gibi oluyor. Zihinsel engelli, otizmli, down sendromlu, özel öğrenme güçlüğüne sahip ve daha adını dahi bilmediğim sendromu olan bir sürü çocuğum var. Öğretmen olmanın en güzel yanı  da bu galiba, henüz evlenmemiş bile olsanız onlarca çocuğunuz olabiliyor.

Her çocuğun ihtiyacına göre Bireysel Eğitim Planı (BEP) hazırlanıyor. Mesela dil problemi olan çocuklarla dil konuşma üzerine çalışılıyor, bazı çocuklarla kavramlar bazısıyla ise Türkçe ve matematik... 

Her seans(ders) kırk dakika ve bir öğretmen günde sekiz derse giriyor. Genellikle her ders farklı bir öğrenci geliyor bu sebeple çoğu zaman günün nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz bile. Bazen çocuklar kişisel sebeplerden dolayı gelmeyebiliyor. Eğer o saatteki öğrenciniz gelmediyse siz çayınızı kahvenizi alıp dinlenebiliyorsunuz. 


Çiçek fotoğrafı

Her öğretmenin ayrı bir sınıfı var ve her ders yalnızca bir öğrenci derse alınıyor. İşin en sevdiğim kısmı bu çünkü öğrencileri çok yakından tanıma fırsatı bulabiliyorsunuz. Okullardaki kalabalık sınıflarda bu pek mümkün olmuyor maalesef. Pek çok öğrenci arka sıralarda öğretmeniyle göz teması bile kuramadan okul hayatını tamamlıyor. Kalabalık sınıflarda görev yapan öğretmenlerin bu konuya ekstra özen göstermesi gerektiğini düşünüyorum ve elbette böyle uzaktan konuşmak kolay biliyorum sınıfa girince iş değişiyor. Ama öğretmenlerim şunu hep hatırlayın lütfen; bir çocuk değişir, dünya değişir.

Son olarak burada kimlerin çalışabildiğinden bahsedelim. Özel eğitim öğretmenleri, okul öncesi öğretmenleri, sınıf öğretmenleri, çocuk gelişimciler, psikologlar ve dil konuşma terapistleri bir özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde rahatlıkla iş bulabilir. Ayrıca bu kurumlarda fizik tedavi de uygulanıyor.

Benim anlatacaklarım bu kadar fakat atladığım bir konu, değinmediğim bir nokta varsa merak ettiklerinizi her zaman sorabilirsiniz.

Sağlıkla kalın... 💙

Yorumlar